7 Ocak 2014 Salı

Spastisite ve Botoks

Spastisitede BOTOX müdehalesi nedir?


Spastisite, halk arasında kulaktan dolma bilgilerle, oldukça yanlış bilinen bir konu. Özet olarak söylenebilecek, Serebral Palsi (Cerebral Palsy-Beyin Felci)'nin en çok görünen tipi olduğu. Kendi içinde de gruplara ayrılan spastisite için günümüzde bir takım tedavi ve müdahale yöntemleri mevcut. Önemli olan yapılan müdahalelerin, geri dönüşünün olup olmadığının, hata payının ve getiri-götürü dengesinin etraflıca analiz edilmesi ve bireye en uygun müdahalenin yapılmasına karar verilmesi.

Serebral Palsi'nin başlıca sebeplerinden birisi ise erken doğum. Erken doğum esnasında ve sonrasında yaşanan çeşitli istenmeyen durumlar, beyinde kalıcı hasar yaratarak Serebral Palsi'ye sebep olur. Bu durumda birincil yapılması gereken güvenilir bir pediyatrik beyin cerrahı ile temasa geçmek ve ihtiyac halinde gerekli müdehaleleri yaptırmaktır (rezervuar takılması, şant takılması, endoskopik müdahale, vs)

Sonrasında yoğun bir fizyoterapi kalıcı hasarı minimuma indirgemek için kaçınılmazdır. Fizik tedavinin tıkandığı noktalarda ise mümkünse Botoks, daha ağır vakalarda ise cerrahi müdahale gerekebilir.

Botoks, Botulunim toksini, çoğunuzun bildiği gibi günümüzde yaşlanma çizgilerini gidermede oldukça yaygın olarak kullanılmaktadır. Aslında spastisite tedavisindeki botoks uygulaması, estetikte kullanılan botoks uygulaması ile aynı mantıktadır: istenmeyen kasların işlevini bloke etmek.

Nasıl ki yüzüne botoks uygulaması yapılmış bir kişinin bir grup kası işlev dışı kalıyor ve bir takım mimiklerin görülmesi engelleniyorsa, botoks yapılmış kas grubu da aynı şekilde belirli bir süre için işlev dışı kalır.

Botoks yapılacak kasın belirlenmesi, fizyoterapist ve pediatrik beyin cerrahının birlikte oldukça dikkatle karar vermesi gereken bir konudur. Aynı şekilde botoks yapılacak kasın, renkli ultrason ile görüntülenmesi ve genel anestezi altında yapılması hata payını oldukça azaltacaktır.

Kesinlikle unutulmaması gereken ise, botoksun etkisinin geçici olduğu  (6 ay kadar) ve bir tedavi değil zaman kazanma yöntemi olduğudur. Kazanılan bu zamanda, kasılan kasların işlevini yitirmesi ile edinilen avantajın, yoğun fizik tedavi ile maksimum verim elde etmeye dönüştürülmesidir.